Tüketici dostlarımızın büyük bir kısmı fazla miktarda doğalgaz tüketmelerine rağmen tam olarak ısınamamaktan şikayetçilerdir.
Bu şikayetlerin temelinde yatan sebep ise, kazanlarda doğalgazın bilinçsiz olarak kullanılmasıdır. Sürekli olarak çalışmalarına karşılık brülörlere düzenli olarak bakım yapılmamaktadır.
Bu brülörler ve sistemlerin uygun yanma verimine ulaşamamaları, doğalgazı yanması gereken değerlerinde yakamamaları yüzünden dostlarımız ısınamamaktadırlar.
Brülörün doğalgazı uygun yakma değerinde yakabilmesi ancak brülör üzerinde hassas bir şekilde yapılacak olan hava ve yakıt ayarı ile mümkündür.
Bu hassas ayarın “Baca Gazı Analiz Cihazı” dediğimiz elektronik bir analiz cihazı ile yapılması gerekmektedir. Yakılan yakıt doğalgaz olduğu için gözle yapılacak olan ayar sonucunda kazan içerisinde doğalgaz dengesiz bir şekilde yanabilir.
Bu dengesiz yanış ise, doğalgazı kazan içerisinde tam olarak enerjiye çeviremememiz anlamına gelmektedir. Yakıt tasarrufu sağlamak ve doğalgazı tam olarak enerjiye çevirmek, ancak “Baca Gazı Analizi” ve “Emisyon Ölçümü” ile mümkündür.
Peki Baca Gazı Analizi ve Emisyon ölçümü nedir?
Bu ölçüm nasıl yapılmaktadır?
Baca Gazı Analizi ve Emisyon Ölçümü doğalgaz yakan cihazlarda doğalgazın yakma standart ve normlarına uygun şekilde yanıp yanmadığının elektronik ölçüm cihazıyla ölçülmesidir.
Kazan ve brülör sistemlerinde en uygun ve ideal yanmayı sağlayacak iki temel faktör vardır. Birincisi yakıt ayarı, ikincisi de hava ayarıdır. Bu iki ayarın sürekli olarak maksimum ve minumum değerler arasında dengesi sağlanarak, kazan içerisinde yakıtın en ideal şekilde yanma işlemi gerçekleştirilir.
Doğalgaz yakan cihazlarda en uygun yanma değerinin anlaşılabilmesi ne yazık ki gözle yapılan ayarlarla mümkün değildir. Gözle yapılan ayarla kazan içerisinde oluşan alevin rengine bakılarak yaklaşık bir ayar yapılabilir. Bu şekilde yapılan ayarlamada mavi alev rengi tam değerler bilinmemek kaydıyla uygun yanmaya yakın bir yanışı, portakal rengi alev eksik yanmayı ve karbonmonoksit oluşumunu, diğer bir deyişle fakir yanmayı, kısa ve mor renkli alev ise yakıtın tam anlamı ile yakılamamasını ifade eder. Buna da zengin yanma denmektedir. Bu şekilde meydana gelen yanmada gözleri yaşartan ve genzi yakan bir gaz oluşumu meydana gelir ve bu oluşan gaz insan sağlığını tehdit ettiği gibi doğalgazın yanmadan kazan bacasından atmosfere atılması demektir.
Kazan içerisinde tam, uygun ve ideal yanma için maksimum ve minumum değerler arasındaki bu dengenin sağlanabilmesi, ancak Baca Gazı Analizi ve Emisyon ölçümü sayesinde anlaşılabilmektedir. Bu ölçüm ile yanma verimliliği en uygun ve ideal şekilde ayarlanabilmekte, yakılan doğalgazdan istenilen enerji tam anlamıyla elde edilebilmektedir.
Yanmanın gerçekleştiği sistemde hava ayarı dengeli bir şekilde ayarlanarak doğalgazın yanması için gerekli olan havanın en uygun şekilde ayarlanması gerekir. Şayet yanmanın gerçekleştiği ortama az miktarda oksijen girerse, yanma tam olarak gerçekleşemeyeceği için ortaya yüksek miktarlarda karbonmonoksit çıkar. Bu da yanma veriminin kötü olduğunun, yani doğalgazdan elde etmek istediğimiz enerjiyi elde edemediğimizi ve yakıtın yakılamadan bacadan sokağa atıldığının bir göstergesidir.
Diğer bir konu eğer hava klapeleri gereğinden fazla açılırsa, yani yanmanın olduğu yanma odasına gereğinden fazla hava/oksijen girişi sağlanırsa bu defa da açığa karbonmonoksit çıkartılmış olur. Yani teorik olarak yanmanın oluştuğu ortamdaki doğalgaz tam anlamıyla yanmamış olacaktır. Fakat ortama verilen fazla hava sebebiyle ısıtma sisteminde soğuma meydana gelecek, bu şekilde oluşan bu dengesiz yanma sebebiyle yine enerji kaybı ortaya çıkacaktır.
En yüksek yanma verimi, hava/oksijen fazlalığının en düşük seviyeye çekilerek, ısı kaybının en düşük seviyede tutulması ile sağlanır.
Baca Gazı Analizi ve Emisyon ölçümü ile O2, CO, CO2, baca sıcaklığı ve yanma verimliliği gibi değişkenler ölçülerek sistemin maksimum yanma verimi ile minimum verim kaybı kontrol altına alınır. Buda enerji kaybını minimuma indirmek demektir.
Emisyon değerlerinin sınırı, TC Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından yayınlanan Hava Kirliliği Kontrol Yönetmeliğinde tanımlanmıştır. Tüketici dostlarımız mesken, bina, fabrika, atölye fırın vb. tüm tesislerde çevre bilinciyle hareket ederek bu limitleri göz önünde bulundurmalı ve kullanmakta oldukları ısıtma sistemlerinin emisyonlarını kontrol altında tutmaları gerekmektedir.
Unutulmamalıdır ki…!
Enerji zor kazanılır, bilinçsiz kullanımlar sebebiyle de kolay kaybedilir. Enerjiyi bilinçli ve tasarruflu kullanmak ülke bütçesine katkı sağlayarak ekonomimizin düzelmesine yardımcı olmasının yanında, geleceğimiz olan çocuklarımıza bırakacağımız büyük bir mirastır.